30 Ağustos 2007 Perşembe

KIRIK KANATLAR

KIRIK KANATLAR



Öykü: Aycan Giritlioğu

Senaryo: Gül Dirican (Senaryo Stüdyosu)





Sunuş



Anadolu'nun kabuk değiştirdiği, yeni bir kadere doğru ilerlediği bir dönem, Ankara'da Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal'i Meclis Başkanı ve Başkomutan seçiyor. Ülke Kurtuluş Savaşı'na girmek üzere. Gençler askere yazılıyor, insanlar bu savaşa mali destek sağlamak üzere varını yoğunu teslim ediyor.



Hikayemizin açıldığı Nazım Bey'in çiftliği ise bu ortamda mütevazı bir nişan hazırlığı içinde. Uzaktan gelen top sesleri, tüm çiftliğin üyelerinin kaderlerinin değişeceğinin habercisi gibi. Nazım Bey'le buluşacak olan Yüzbaşı Cemal, Nazlı'nın tüm hayatını değiştirecek değişim rüzgarını taşıyor. Babası tarafından özenle yetiştirilmiş, eğitimiyle, giyimi kuşamıyla farklı, narin bir kız olan Nazlı savaşın getirdiği yoksullukla, zorluklarla yenişmeyi öğrenmek zorunda kalacak. Yüzbaşı Cemal'in, ilk görüşte vurulduğu, kendi emrindeki bir askerin nişanlısı olan Nazlı'ya aşkını itiraf etmesi hiç de kolay olmayacak.



Savaş süresince Nazlı ile birlikte yaşamaya gelen yeğenleri Zeynep ve Ayşe, çetelerin, asker kaçakçılarının, padişah yanlısı Muhtar ve onun kötü niyetli oğlunun kıskacında hayatta kalmaya çalışırken aynı zamanda birbirinden güçlü ve etkileyici aşklarıyla farklı serüvenler yaşayacak, kimi zaman dayanışıp kimi zaman çatışacaklar.



Savaşın bitiminden sonra Cemal Ankara'da görev almak yerine, Anadolu'da kalmayı tarcih eder. Savaşın yaralarının sarılacağı bir döneme girilmiştir.

Cemal'in Nazlı'nın yaşadığı bölgede görev alır. Nazlı ölen nişanlısının ailesinin tüm ısrarlarına rağmen kendi çiftliğini eski günlerine döndürmeye çalışır. Cemal ise kendi bölüğünde çatışırken ölen Nazlı'nın nişanlısı Ahmet'in hatırası yüzünden Nazlı'ya aşkını itiraf edememektedir.




8.Bölüm basın özeti

Kaçamayacağını anlayan Hristo çiftliğe döner ve çocukluk arkadaşı Türk askeri Nevzat'a bir yannalı subay olarak teslim olur. Cemal Nazlı'yı Ankara Hükümetine destek veren babasına hiç de layık bir evlat olmadığını söyler. İstiklal mahkemesi kasabaya gelir. Yüzlerce suçlu yargılanacaktır. Nevzat arkadaşının yakalanışından sonra Cemal'den köyüne gitmek üzere izin ister, bir süre sonra köye Ayşe gelir ve Nevzat'ın arkadaşı için yapabileceklerinin bitmediği konusunda ikna eder. Bu sırada Yunus kundaklama yapan Yunanlıları kasabaya getirir ancak ölüleri soyduklarında onların sünnetli olduğunu görür. Nazlı Cemal'le konuşmayı dener. Cemal sonunda büyük bir ikilem içinde kaldığını söyler ona ya Nazlı'nın bir Yunan askerini sakladığını mahkemeye söyleyerek onun idamla yargılamasına neden olacaktır, ya da askeri kimliğini bir yana bırakıp Nazlı'nın adını mahkemede geçirmeyecektir.

Hiç yorum yok: